Amerikan İşgâlini Meşrulaştırmak ve Politikalarına Zemin Hazırlamaktır

BASIN AÇIKLAMALARI

Amerikan İşgâlini Meşrulaştırmak ve Politikalarına Zemin Hazırlamaktır

Şüphe yok ki Irak, 2003 yılı Mart ayından bu yana Amerikan işgâli altındadır. İşgâl mızrakları altında kurulan sözde Irak Hükümeti de Amerika'nın kurdurduğu kukla bir hükümettir.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 10 Temmuz 2008 Perşembe günü Irak'a günübirlik resmî bir ziyâret düzenledi. 18 yıl aradan sonra bir Türk Başbakanının düzenlediği bu ilk ziyârette Erdoğan, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani, Başbakan Nuri el-Mâlikî ve diğer yetkililer ile görüştü. Erdoğan, Maliki ile Bağdat'ın tek güvenli alanı olan Yeşil Bölge'de görüşmesinde bir "stratejik işbirliği anlaşması" imzaladı, Maliki ile birlikte düzenlediği ortak basın toplantısında da 25 milyar dolarlık yatırım müjdesi (!) verdi.

Şüphe yok ki Irak, 2003 yılı Mart ayından bu yana Amerikan işgâli altındadır. İşgâl mızrakları altında kurulan sözde Irak Hükümeti de Amerika'nın kurdurduğu kukla bir hükümettir. Sözde demokratik süreç işletildiği iddia edilse de, Irak'ın mevcut Cumhurbaşkanı, Başbakanı, bakanları ve diğer yöneticileri, Amerikan işgâlinin emrinde, gözetiminde ve denetiminde bu konumlara gelmişlerdir ve bunun Irak halkı ile bir alakası yoktur. Seçimlerde ve nüfus sayımlarda çevrilen dalavereler, kendilerine ait silahlı grupları bulunan çete, aşiret ve mezhep liderlerinin varlığı, her gün işlenen onlarca fail-i "mâlum" cinayetler, katliamlar ve patlamalar... herkesçe bilinmektedir. Dolayısıyla Irak, âdeta Amerika'nın 51. eyaleti mesâbesindedir. Bunun için sözde Irak Başbakanı ile yapılan "stratejik işbirliği anlaşması", gerçekte Amerika ile yapılmıştır, Başbakan'ın (70 milyar bütçeli Irak'a) 25 milyar dolarlık yatırım vaadi de ülkesiyle ve halkıyla Irak'a değil, orada bataklığa batmış Amerika'ya ve uşaklarına çekilmiş bir peşkeştir. Siyâsî, ekonomik, iktisâdî ve güvenlik yönlerinden sakıt olan böylesi bir varlığa ne kadar devlet denebilirse, yapılan anlaşmaya da o kadar stratejik işbirliği anlaşması denebilir. Yabancı askerlerin fiilî işgâli yetmezmiş gibi, yabancı şirketlerin de istilasına uğrayan bir ülkede nasıl bir yatırım yapılabilirse, Irak'a da o kadar yatırım yapılabilir. Ne kadar hayret uyandırıcıdır ki partisi kapatılma tehlikesi ile karşı karşıya bulunan, aleyhindeki darbe söylentileri ve davaları ile dünya kamuoyunda zelil düşen, halkına güya "mecburiyetten" peş peşe zamlar yapan bir hükümet, kendisi gibi zavallı bir hükümetin güya imdadına koşuyor, bölgesel işbirliği adı altında kukla bir yönetimle yaptığı anlaşmayı stratejik işbirliği anlaşması diye gösteriyor, halkının sırtından topladığı paralarla işgâlci Kâfiri ve uşaklarını finanse edip Irak hükümetine ve halkına yardım diye anlatıyor. 

ضَعُفَ الطَّالِبُ وَالْمَطْلُوبُ 

"İsteyen de, istenen de âciz![el-Hacc 73]

Sen önce kendi partini kurtar, gerçekten muktedir ol hele, sen önce aç halkının karnını doyur, kapitalist ekonomik sistemden vazgeç, sen önce bu devleti yık, Hilâfet'i kur da Irak'ı işgâlden kurtar. Biliyoruz ki mevcut küfür sistemi içerisine saplanmış hiçbir hükümet, parti veya yönetici bunların hiçbirini yapamaz, yapmayacaktır, yapamayacaktır. Çünkü bunlar, her şeyden önce sapasağlam bir temele dayanmayı, -ki İslâm Akîdesidir- sapasağlam bir kulpa yapışmayı, -ki İslâm'dır- ve sapasağlam bir devlet kurmayı -ki Râşidî Hilâfet'tir- gerektirir. Halbuki Allah, azîz dînini zelîl insanlar ile muzaffer kılmayacaktır, bilakis İslâm azîzdir, izzetli insanların nusretiyle, izzetli insanların gayretiyle, izzetli insanların azmiyle, izzetli insanların Ümmet'e liderlik etmesiyle muzaffer olacaktır. O halde,

أَلَيْسَ مِنكُمْ رَجُلٌ رَّشِيدٌ

"İçinizde hiç dosdoğru bir adam yok mu?[Hûd 78]

 

 

حزب التحرير

Hizb-ut Tahrir Türkiye Resmi Sözcülüğü

PDF'i indirmek için tıklayınız

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!
Yorumunuz başarıyla gönderildi. Editör onayından geçtikten sonra sayfada yayınlanacaktır.
Yorumunuz iletilirken bir hatayla karşılaşıldı. Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.